Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasında tanıklar dinleniyor. Haberler.com olarak gelişmeleri dakika dakika paylaşıyoruz.
"SALİM ARABA KONUSUNDA YALAN SÖYLÜYOR"
Duruşmaya verilen 2 saatlik aranın ardından sanık kürsüsüne çıkan Nevzat Bahtiyar konuşuyor.
• Nevzat Bahtiyar: Ailemin güvenliği sağlanana kadar sustum. Salim, araba konusunda yalan söylüyor. Adam arabayı satamadı. Ben de Salim'e, "Paran varsa kendine al," dedim. O da gidip anlaşarak arabayı aldı. Kardeşi bilmesin diye arabayı benim üstüme yazdırdı.
• Nevzat Bahtiyar: Sonra ev meselesi çıktı. Bana, "Kaça yapacaksın?" diye sordu. Akşam arayıp, "270 bin lira olur ama senin için 150 bin lira olur," dedim. O da, "Biri 140 bin lira, biri de başka bir fiyat verdi," dedi. "İşçilik, içme suyu gibi masraflar da onlara ait olacak," dedi. Şimdi kalkmış, "200 bin lira fiyat verdi," diyerek yalan söylüyor. Ben sana ne söylediysem onu anlat.
• Nevzat Bahtiyar: Sen beni çağırdın, Narin'i teslim ettim. Ben bunu inkar etmiyorum. Ben sadece taşıdım, suçumu kabul ediyorum. Ama onların da suçlarını kabul etmesi lazım. Ancak etmiyorlar, her şeyi benim üzerime atıyorlar. Benim tüm suçu üstlenmemi istiyorlar, ama bunu kabul edemem. Benim söyleyecek başka bir şeyim olmayabilir. Onlara bir şey söyleyecek ya da iftira atacak durumda değilim. Hakikat neyse o ortaya çıksın.
Nevzat Bahtiyar'ın ardından avukatı Ali Eryılmaz esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapıyor.
• Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz: Sayın Başkan, müvekkilimize yönelik "katil" değil, "sanık" olarak yaklaşılması gerekmektedir. Lütfen diğer sanık avukatları buna saygı göstersin. Toplum, gazeteciler ve mahkeme heyeti Narin için adalet mücadelesi veriyor. Ancak bazıları, kendi kabahatlerini örtmek için başkalarını suçluyor. Evet, toplumun ve gazetecilerin susmalarını istiyorlarsa, çıkıp o çocuğun katilini açıklayacaklar. Bunlardan biri çıkıp, erkekse erkek gibi çıkacak ve itiraf edecek. Jandarma tarafından tutulan bir tutanakta Yüksel Güran şöyle demiş: 'Evde erkek çocuklar olduğu için bir yere gideceksem, Narin'i Maşallah'a bırakıyorum.'