Ailem gençken anne olacağımı öğrenip beni evden kovdu. Hayatım, bu sıra dışı yaşlı kadının hayatıma girmesinden sonra değişti.🫣
Marissa on yedi yaşında anne olacağını öğrendiğinde dünyası başına yıkıldı. Ailesinin yardım edeceğini sanmıştı ama sarılmak yerine soğuk bir ses duydu: "Bebeği doğurursan gidebilirsin."
Babam sessizdi, bakışlarını kaçırdı. Annem, sanki utancını siliyormuş gibi ellerini önlüğüne sildi. Boğazında bir yumru vardı ama gözyaşı akmıyordu. Sadece çantasını -birkaç kıyafet, okul defterleri ve bir ultrason taraması- toplayıp geceye çıktı.
Sokak lambaları uzun gölgeler oluşturuyordu ve şehir yabancı görünüyordu. Soğuk hava tenini kesiyordu ama içindeki her şey korku, kızgınlık ve yalnızlıkla yanıyordu. Hamile olduğunu öğrenen erkek arkadaşı ortadan kayboldu. Arkadaşları kendileriyle meşguldü. Mesajlarına kimse cevap vermiyordu.
Marissa çantasını karnına bastırarak parkta dolaştı. Dünya sanki başka tarafa dönmüştü.
Ve aniden kolyelerin yumuşak şıngırtısı. Mor paltolu bir kadın karanlığın içinden çıktı. Gümüş rengi saçları, rengarenk eldivenleri, parlak, dikkatli gözleri.
"Kaybolmuş gibisin," dedi durarak. "Gece yalnız kalmak için en iyi zaman değil."
"Gidecek hiçbir yerim yok," diye fısıldadı Marissa.
"Öyleyse evime gel. Ben Dolly. Kedileri beslerim... ve kaybolanları."
Dolly'nin evi kenar mahalledeydi; eski, turkuaz panjurlu ve kapısında zilleri olan bir yerdi. İçerisi tarçın, kitap ve huzur kokuyordu. Kedi bir sandalyeye kıvrılmış, saat yavaşça tik tak ediyordu.
"Sıcak gel," dedi kadın önüne bir fincan çay koyarken. "Burada kimse yargılamaz."
Gece sessizce geçti. Ertesi sabah Marissa, fırın kokusuyla uyandı. Dolly çoktan mutfakta telaşla koşuşturuyor, eski bir şarkı mırıldanıyordu. "Uyan Uyuyan Güzel," diye gülümsedi. "Bugün yeni adımlar atma günü."
Anne babasını sormadı, sorularıyla onu sıkıştırmadı. Sadece ona bahçeyi gösterdi; yemyeşil, canlı ve ışık dolu.
"Küçüklere bakmak, büyüklere bakmayı öğretir," dedi Dolly. "İstersen bitkilerle başlayabiliriz."
Marissa otları suladı ve yaşlı kadının hikâyelerini dinledi. Dolly'nin eski bir öğretmen olduğu ortaya çıktı. Bir zamanlar evini kaybetmiş bir kızı yanına almıştı, sonra bir başkasını. Böylece evi, başkalarının beklentilerine uymayanlar için bir sığınak haline gelmişti.
O akşam Dolly eski bir defter getirdi.
"Bunlar burada yaşayanların hikâyeleri," dedi. "İstersen kendi hikâyeni yaz."
Sayfalar zaman kokuyordu. Marissa uzun süre boş sayfaya baktı, sonra yazdı