{ }
Dul Ağa, Pazar’da Kimsenin Almadığı Kadına “Eşim Ol” Dedi…
Mehmet Ağa, 45 yaşındaki bu sessiz adam pazara geldiğinde her zaman aynı rotayı takip ederdi. Önce çiftçilerin tezgahlarını dolaşır, sonra da çay ocağında biraz dinlenirdi. 3 yıl önce eşi Zehra’yı kaybettikten sonra bu rutin ona bir tür teselli veriyordu. Her pazar günü Zehra’nın eskiden aldığı tezgahların önünden geçerken onu hatırlıyor, içinden ona dua ediyordu.
Fatma Ana, köyün en büyük dedikoducusu, duruma müdahale etti. “Bu kadın burada ne arıyor?” diye bağırdı. “Namuslu insanların pazarında böylelerinin yeri yok.” Kalabalık etraflarına toplanmaya başladı. Herkes Ayşe’ye bakıyor, onu yargılıyordu. İmam Hasan bile uzaktan onaylayarak başını sallıyordu. Ayşe kalkmaya çalıştı. Eşyalarını toplamak istedi ama elleri titriyordu. Kolyesi yere düştü. Gümüş zincir taşların üzerine dağıldı. Mehmet’in içinde bir şeyler çatladı. Bu manzara onu derinden yaraladı. Ayşe’nin durumunu görünce kendi eşinin ölümünden sonra hissettiği o derin yalnızlığı hatırladı. O da köylülerin bakışlarını, fısıldaşmalarını yaşamıştı. Ama o bir erkekti. Ona en azından saygı gösteriliyordu. Ayşe ise sadece bir kadındı. Savunmasız ve yalnızdı.
Dilipak'tan gündemi sallayan açıklama
Anne ve Oğlunu
Fatih Ürek'ten gelen haber sevenlerini gözyaşına boğdu