{ }
Beni istemeye geldiklerinde sevinmiştim, yuva kuracaktım artık, ama bu sevinç damadı görünce bitti, çünkü hem topal hemde çolaktı, ama maddi durumları çok iyiymiş, kaynata olacak adam babamın borçlu ve fakir olduğunu duymuş, hiç merak etme hepsini ben halledeceğim dedi, kahveyi götürdüğümde bana bakışları hiç hoşuma gitmedi, babam asla beni engelli birine vermez diye düşünürken ne yazıkki bana hiç sormadan oldu bu iş dedi. Dünyam yıkılmıştı, söz nişan derken düğün günü geldi, kaynatamın gözleri hala hep uzerimdeydi sürekli beni süzüyor gülümsüyordu, düğün bitti herkes dağıldı, beni odama götürdüler ama damat ortalikta hiç yoktu bir süre sonra odanın kapısı açıldı içeri giren…..
Kapı açıldığında içeri giren damat değil, kaynatamdı. Yüzünde tuhaf bir gülümsemeyle bana doğru yaklaştı. Ellerim titremeye başladı. “Ne oluyor burada? Neden geldiniz?” diye sordum. Sesimdeki panik, odayı doldurmuştu. Kaynatamın yüzündeki gülümseme daha da genişledi. “Sakin ol, sadece konuşmaya geldim,” dedi. Ama o anda içimde bir ürperti hissettim.
Mektubu okumaya başladım:
Dilipak'tan gündemi sallayan açıklama
Anne ve Oğlunu
Fatih Ürek'ten gelen haber sevenlerini gözyaşına boğdu